Çocukların gelişim özelliklerini bilmek neden önemlidir?
Anne babaların çocuk yetiştirirken bilmesi gereken en önemli konu çocukların doğumlarından itibaren gösterdikleri gelişim özellikleridir. Çünkü çocuklar her yaşta farklı gelişim özellikleri gösterirler. Anne babalar çocuklarının yürümesi, konuşması, renkleri tanıması, makas kullanması, tuvaletini tutması, kendi başına yemesi için kaç yaşa kadar beklemeleri gerektiğini bilmelidirler. Çocuklarınızın gelişim özelliklerini bilmek siz anne babalara onları yetiştirirken kolaylık sağlayacak ve çocuklarınızla yaşadığınız sıkıntılı dönemleri daha rahat ve endişelenmeden anlamanıza yardımcı olacaktır.
Gelişim aşamalarının her birinde çocuğun çözmesi gereken görevler vardır. Ve sağlıklı gelişim için bu görevler başarıyla tamamlanmalıdır. Gelişim özelliklerine göre başarılması gereken görevleri,
0 -1,5 yaş güven:
Doğumla birlikte bebekler sürekli bakım veren birini muhtaçtırlar ve o kişiye bağımlıdırlar. Ona bakım veren kişi çoğunlukla annedir. Yeni doğan bebek tümüyle kendi ihtiyaçlarına yöneliktir ve tek beklentisi onların karşılanmasıdır. Eğer bu aşamada bebeğimize tutarlı ve sürekli aynı özende davranır ve bakım verirsek bebekle güvenli bağlanma dediğimiz duygusal ilişkiyi kurmuş oluruz ve bu da bebeğin kendini güvende hissetmesini sağlar. Ağladığında -bir ihtiyacı olduğunda- bunun karşılanacağından emindir. Bu aşamada alınan temel güven duygusu tüm hayatı boyunca duyacağı güvenin temelidir demek yanlış olmaz.
Şekil 1: Doğumdan yaklaşık 1,5 yaşlarına bir bebeğin çözmesi gereken görevler.
Anneyle olumlu bağ geliştirme | Kendine ve diğerlerine güven duyma | Alma ve karşılığında verme | İsteklerini bekletebilme |
1,5- 3 yaş: özerklik:
Yaklaşık 1,5 yaşından itibaren çocuk yürüyecek ve tuvaletini tutacak kas gelişimi hızlanmıştır. Bu becerileri kazanmaya başlayan çocuk yavaş yavaş anne ve babadan bağımsızlaşmaya başlar ki bu da sosyalleşme sürecinin gelişimi açısından önemlidir.
Bu dönemin en önemli görevi özerklik kazanmaktır. Yürümeyle birlikte çocukta anneye olan bağımlılık azalmış kendi başına dolaşabilen özerk bir hal almıştır. Tüm bu süreçte o artık bağımsızlığını göstermek isteyen ama aynı zamanda korunmaya muhtaç bir çocuktur.burada ebeveyne düşen görev onun tehlikelerden korunmasını sağlarken özerklik duygusunu yok etmeden bunu başarmaktır.
Bu aşamada en önemli noktalardan biri tuvalet eğitimidir. 1,5 yaşına gelmiş bir çocuk mesane ve anüs kaslarını kullanmayı yavaş yavaş öğrenmektedirler. Tuvaleti tutmak ve bırakmak onun için yeni bir durumdur. Ve mesanesi ile bağırsaklarını boşalttığında hissettiği rahatlıktan zevk almaktadır. Kaslarının kontrolü kendinde olsa da onu kısıtlayan ve kural öğretmeye çalışan anne vardır. Annenin tuvalet eğitimine müdahalesi çocuğun toplumsal düzen kuralları ve yasaklarını öğrenmesinde rol oynar. Tuvaletini nereye ve ne zamanlar yapması gerektiğini öğrenmek çocuk için önemlidir. Aşırı titiz anneler bu konuda çocuklarına tuvalet eğitimi vermek konusunda aceleci ve baskıcı olabilmektedirler. Ancak bunun yanlış olduğu unutulmamalıdır. Aynı şekilde geciken tuvalet eğitimi de çocuğun sabretmeyi bilmeyen dürtülerini kontrol edemeyen bir birey dönüşmesine sebep olabilmektedir.
Anne babanın tuvalet eğitimi konusunda tutumları özendirici ve cesaretlendirici olmalıdır.
Tıpkı tuvalet eğitiminde olduğu gibi beslenme de anneyle çatışmanın olduğu bir alandır. Anne çocuğu bir an önce doyurmak isterken çocuk kendi başına yemeye çalışmaktadır. Çocuk annesinin zorlamasına ağzını açmayarak ya da ağzındakini tükürerek tepki verebilir. Burada da yapılacak olan çocuğun döke saça da olsa yemesine müsaade etmek sonra bizim yedirmeye devam etmemiz olmalıdır.
Şekil 2:Yaklaşık 1,5- 3 yaşlarına bir çocuğun çözmesi gereken görevler.
Özerkliğin gelişimi | Toplumsal kural ve değerleri öğrenme | Tutmak ve bırakmak | Dürtülerini kontrol etmeyi öğrenme |
3-6 yaş: Girişimcilik
Bu dönemde çocuklarınız fiziksel olarak pek çok şeyi yapabilecek duruma gelmiştir. Bu amaçla kendi bedenine, cinsiyet farklılıklarına ve çevresinde olan biten her şeye karşı büyük bir merak ve öğrenme azmi gösterirler. Girişimcilik, çocuğun kendini tanımlama çabası ve merak sayesinde kazanılır. Bunu için kendini göstermeye, rekabet etmeye çalışır. Çocuğunuz çevresinde olan her şeyi merakla izler ve en sık sorduğu sorular neden ve nasıldır. Bu sorularla çocuğunuz toplum içersinde var olduğunu göstermeye çalışmaktadır. Ve sorulara aldığı yanıtlarla da yavaş yavaş toplum içindeki rol ve kuralları öğrenmektedir.
Unutmayın ki çocuğunuzun soru sorduğu anlar öğrenmeye en açık olduğu anlardır. Ve anne babaya düşen görev, bu soruları çocuğun anlayabileceği bir dille yanıtlamaktır. Soruları yanıtlanmayan ya da ayıp, günah kavramları ile suçlanan çocuklar soru sormaktan vazgeçerler. Bu durumda soruların yanıtlarını uygun olmayan yollardan öğrenmeye çalışırlar. Bundan daha da önemlisi soru sormanın, öğrenmenin uygun olmadığına inanırlar ve suçluluk duygusuyla soru sormaktan vazgeçerler. Bu da başarılı bir girişimcilik duygusundan yoksun kalmalarına sebep olur. Unutulmaması gereken bir şey daha vardır ki engellenme elbette çocuğun hayatında olacaktır. Çünkü kuralları bu yolla öğrenecektir. Bu noktada önemli olan çocuğun istek ve sorularına yaşına ve zihinsel gelişime uygun olacak yollardan cevaplar bulmaktır.
Dönemin önemli özelliklerinde bir diğeri çocuğun cinsler arasındaki ayrımı fark etmesidir. Cinsel kimlik, ‘bireyin kendi bedenini ve benliğini belirli bir cinsellik içinde algılayışı, kabullenişi duygu ve davranışlarını bu cinsellik anlayışına uygun olarak şekillendirmesi ve sürdürmesidir’. Doğal gelişim içersinde bir süre sonra kız çocuk annesine, erkek çocuk da babasına yönelecek ve onunla özdeşim kuracaktır.
Bunun yanında bu yaşlarda çocuğun özellikle kendi bedenine yönelik merak ve ilgisi artmış olacaktır. Öncelikle kız ve erkek ayrımına olan ilgi çocuğun dikkatini cinsel organların farklı olmasıyla çeker. Anı zamanda cinsel organına dokunmanın kendisine zevk verdiğinin de farkına varmıştır. Bu sebeple cinsel organına sık sık dokunabilir. Bu yaşlarda çocukların doğal olan bu tutumları zaman zaman anne babaları endişelendirebilir. Bu durumu ahlaki bir sorun olarak ele alarak, çocukları azarlayabilirler. Ancak unutamaması gereken bunun dönemsel bir özellik olduğudur ve öfke tepkilerinin çocuğun suçluluk hissetmesine sebep olacağıdır. Suçluluk duygusu çocuğun hareketlerini kısıtlayıp yetişkinlikte kurduğu ilişki biçimlerini etkileyecektir. Bu durumda en uygun tepki çocuğun dikkatini başka tarafa çekmeye çalışmak ve davranışın üstüne çok fazla düşmemektir.
Bu dönemin sonrasına doğru, yani 5-6 yaşlarındaki çocuğun olgun, bilgili, olumlu ve çevresine karşı dostça davranan bir birey haline geldiği görülür. Artık ev dışındaki insanlarla uyum ve iş birliği içinde ilişkiler kurmayı öğrenmiştir. Kurduğu ilişkiler sayesinde giderek daha da sosyalleşir. Bu nedenle bu yaşlardaki çocuklar için okul öncesi kurumlar, zengin bir sosyal çevre olanağı sağlar. Okul öncesi kurumlarda çocuklar, yaşıtlarıyla bir arada olabildikleri, toplumsal kuralları öğrenebildikleri, ilgi ve becerilerini geliştirebildikleri bir ortamda bulunmaktadırlar.
Şekil 3: Yaklaşık 3-6 yaşlarına bir çocuğun çözmesi gereken görevler.
Girişimciliğin gelişimi | Cinsel kimlik gelişimi | Anne babayla özdeşim | Soru sormak |
Kaynakça:
Psikolog İpek Turgut